Loading...

Yüregimizden Damlalar


 dostlar...
Bu sayfada sizlerden gelen şiirler ve köyde geçen komik ve ilginç olayları yazmaya çalışacağız. dilerim hoşca vakit geçirirsiniz.

evleri taştandı beton olmuş
bacalar topraktı çatı konmuş
üstündeki yükü onu yormuş
bu köy bizim köymü
xxxxxx xxxxx
sıgırcık gitmiş karga gelmiş
kaç senedir kim görmüş
bizim ev hangisi kim sormuş
bu köy bizim köymü
xxxxxxx xxxxxx
çogunun evinde kapı bile yok
üstünden merteği götürde yak
uzaktanda olsa hele bir bak
bu köy bizim köymü
xxxxx xxxxxx
hep aynı kişiler gelip gidiyor
herkes gurbetde onu özlüyor
oda özlemiş sizi gözlüyor
bu köy bizim köymü
xxxxxx xxxxxx
gelin her sene gidelim köye
orda herkes birbirine doya
pisik sudan soguksuya
bu köy bizim köymü
xxxxxxxx xxxxxxx
on sene sonra kimse gidemez
yaşlanır herkes gözü göremez
öner in sitemi ondandır bitmez
bu köy bizim köy gelinde gidek

şiir öner kurt

**********************************************************************************
 

başım alam gidem sılaya
korkarım başım gider belaya
birgün adım okunursa selaya
namazımı düğün yeri ederler
xxxxxxx xxxxxxx
birkaç dostum yoksa gurbet neyime
üşüsem elini verir elime
şimdi birşey gelmiyorki dilime
beni benden seni benden ettiler
xxxxxxxxxx xxxxxxxxxxx
aglaya aglaya kurudu didem
gözlerim su dökmez ben nasıl edem
mustafa aydını sesliyor dedem
eli benden beni elden ettiler.
şiir.mustafa aydın.

***********************************************************************************

vay asbuga kurudumu çayın
benmi hayın senmi hayın
göndermeseydin bizi buraya
ne emmin kaldı ne dayın.
xxxxxx xxxxxx
otmu verdi çayırların
sütmü verdi koyunların
bizmi istedik gitmeyi
nerde beş günlük düyünlerin
xxxxxxxx xxxxxxxx
kimimiz gariban kimimiz zengin
kimimiz yatalak kimimiz gezgin
gelde gör halımızı bizim
çogumuz canından bezgin

her yaz gelsek sana
sende eskileri anlatsana
harman dövüp tıg savuranları
şimdiki rüzgara baksana
xxxxxxx xxxxx
hangimiz asbugalıyız belli deyil
her irenkden üstünü geyil
önerin dediği dogrumu
kar yagdıkca biraz daha eyil.
şiir..öner kurt.

******************************************************************************************
HAKKIN YOLU
Derler ki hak yolu Allah yoludur
Derler ki hak yolu hakkın yoludur
Derler ki hakkın yolu şaşmaz
Derler ki hak yolundan şaşan iflah olmaz
Derler ki hakkın yolu birdir
Derler ki hak ararken adil adaletli ol
Derler ki hak verirken de adil ve adaletli ol
Derler ki hakkın yolu birdir hak yolu hakkın yoludur
Derler ki insan hakkı kul hakkı yenmemeli hep eşit olmalı
Derler ki kul hakkı yerde adalet sağlanamazsa cennet de bu
Derler ki cehennemde zaten bu dünyada yakanı bırakmaz
Derler ki hak yol kul yolu Allah yoludur
Gül KELEŞ
Tarih=15.08.015
****************************************************************************

Bugün gördüm ben bir rüya 
Gördümde bir tevür oldum 
Rüyada köydeyim güya 
Gezdim de bir tevür oldum

Türbeden yukarı yana,
Çıktım kuru göle yaya, 
Büyük gölde verdim mola,
Verdimde bir tevür oldum.

Dereden salınıp indim
Taşından Böğürtlen yedim 
Soğuk suda rakı içtim 
İçtim de bir tevür oldum.

Yoktur bacalarda gezen 
Kalak vurup basma kesen.
Mustafa nın bağrın ezen 
Uyandım bir tevür oldum
Mustafa AYDIN

*******************************************************************

İskender dayıya telefon gelir. o zamanlar köyde tek telefon var ve telefon Mustafa Çobanın evinde. iskender dayı telefona gider konuşur gelirken hanımı  İpek  abla karşılar ve sorar "ula arayan kimdi" 
İskender dayı "heçte adam gönül aramış" der
 İpek abla "ee ne diyor" diye sorar 
İskender dayı " o dedi şey ben dedim he"
  

********************************************************

Köyüm Asbuğa
Bir yer tahayyül ediyorum
kararan gönlümde
Bir zmanlar aydınlıktı
Neş'e idi kaynağı
Çoluk, çocuk, kedi, köpek, manda, inek, dana sesi vardı
Şimdi karanlığa, ayaza, soğuğa terk etti kendini.
Bir yer hayel ediyorum
doğmuştu, gelişmişti iyi ve güzel günlere.
hep o yerde tanık olmuştu
kamçısını astığı
çubuğunu, oltasını sakladığı raflar
balığını tuttuğu çaylar, üstüne bastığı taşlar
şimdi mahsun.
Bir yer görüyorum neş'e yi  hüzne boğan.
Yalnızlıktan korkan, üzülen.
Bir yer tahayyül ediyorum,
sessizlik içinde ruhların dolaştığı.
Ruhlar eşiğe, ruhlar ocağa geldi.
sönen ateşin son külleri
Heyhat.
Kutluay ERDOĞAN
18.12.1973

***************************************************************************************

Dursun dayı ve oğlu ilker aşağı köylere kız bakmaya giderler. Baktıkları kızın babası başlığı fazla isteyince bunlar hemen kalkmışlar. Yolda gelirlen babası üzülüyormuş bunun üzerine ilker "boşver gako daha ucuzunu buluruz" diyerek tessli ediyormuş.

**************************************************************************************

Köyüme...
Affet bizi bağışla köyüm
Kıymetini bilemedik
Şimdi arar olduk seni
Değerini göremedik

Bahar olur güller biter
Ocaklarda duman tüter
Lale sümbül menekşeler
Şimdi hayellerimi süsler

Yazın akar serin sular
Güzel olur şalgam pınar
Soğuk sudan içen anlar
Nerde kaldı güzel insanlar

Yazın çayında balık tutmak
Kanlı göle balıklama atlamak
Çayırlarda top oynamak
Mutluluk buydu köyüm

Güz gelende çayır çimen
Harman biter sonra değirmen
Ne hoş olurdu peynirli sündürmen
Arar olduk seni köyüm

Kış gelse tipilerde kopsa
Bacaları kar kaplasa
Sobanda tezek, aşın varsa
Keyfin beyde yoktu köyüm

Düğünlerde halay çekmek
Sarhoş olup sokakta gezmek
Sevgiliye çiçek vermek
Uzaklarda kaldı köyüm

Burda heryer betondan taş
Dostun yoktur kalırsın bir baş
Yerim yurdum oldu ataş
Çok özledim seni köyüm

Dönmek sana yüzüm sürmek
Ne kadar özlediğimi bildirmek
Bizi affettiğini görmek
Ne hoş olurdu köyüm

Taner ÇOBAN - 15.08.2001

**************************************************************************************
Hüseyin binici ile Gülbey  Kaya Mollamustafaya kız bakmaya gitmişler. Dönüşte hüseyin abi gülbeye abiye sormuş "ne diyon gülbey kız nasıldı beğendinmi?" gülbey abi "sorma hüso kız hele hele de başındaki pusosu beni yaktı" der.
****************************************************************************************

Bir kara trene biner giderim
Derdimi içime yükler giderim
Ne arayan olur nede soranım
Boynumu sılaya büker giderim

Bir karat rendi beni götüren
İstemediğim bir yere getiren
Varmı gurbet elde içinden gülen
İçerimden bir ah çeker giderim

Gurbet el içimde dolandı durdu
Gözümün yaşıyla yüzümü yudu
Memleket aklımdan çıkmadı kaldı
Birgün son trene biner giderim

Öner KURT

************************************************************************

İşte hayatın özeti....
Bir kuş soguk bir kış gününde yiyecek bulabilmek icin kanat çırpip duruyormus. Hava o kadar ayaz mışki minik kuş dayanamayip karın üstüne düsmüs. Kus caresiz soguk karin üstünde ölümü beklerken, ordan gecen bir inek kuşun üstüne sıçmış. Kus öyle bir sinirlenmişki, kanatlari donmamis olsa, kalkip inegi dövecek....
Birde bakmiski bokun sicakligi ile kanatlari cözülmüs, yaşama dönmüs. Öyle bir sevincle ötüyormuski, ordan gecen bir kedi bunun sesini duymus ve boku eşeleyip kuşu cikarmis. Kuş buna cok sevinmis tam kediye tesekkür edecekmiski, kedi onu yemis.

Demekki neymiş:

1- Her üstüne sıçani düsman sanma !
2- Seni her boktan cikarani dostun sanma !
3- En önemlisi, Bokun icinde mutluysan sesini cikarma !

********************************************************************

 FİLİSTİNLİ ÇOCUKLAR

Her şeyi taş Filistin’in
Mesela taş üstünde taş kalmamış Gazze’de
taş basar kadınları göğsüne yar yerine
Umut düşmez yere, taş aralarına konur
Taş aralarında büyür aşk
Ve orda doğar çocuklar.
Taş gibi büyürler kara gözleriyle tank gölgesinde
Ölene kadar onlar
Öldükten sonra anaları bekler taşları Filistin’de.

Eğmeyin başınızı
kim kayarsa kaysın bu ömrün trabzanlarını
biriktirin öfkenizi
yere komayın komayın ellerinizi
arkanızda bir büyük ölüm
bağırıyor tanklar
kaçın çocuklar kaçınnn...

Dışarıda yağmur var içinde ölüm
büyüyorsunuz
en büyüğünüz sapan çekiyor
küçüğünüz sırada
yukarı bakın çocuklar
uçak geliyor
yana yana yalıyor saçlarınızı kanayan rüzgar
çırpınıyorsunuz
yetişemiyor namazınıza kız kardeşileriniz.

Birileri izliyor,
merak etmeyin görüyorlar
lakin beklemeyin
çekirdek yiyorlar.

İnanmayın çocuklar
aldanıp kanmayın
Saklayın ellerinizi
göstermeyin taşları
hile yapıyor kumarbazlar
ellerinize bakıyorlar.

Dışarıda yağmur var içinde ölüm
ananız zeytin koymuş çıkınınıza
yiyin çocuklar yiyin.
Yiyin de sonra ölün...

Sizin her şeyiniz taş çocuklar taşşş,
Aşınız da taş
namusunuz da
Düşürmeyin ellerinizi iki yana
Eğilin yar kokulu toprağa
Taş toplayın çocuklar taş !!!!

Sıtkı Dinç ÇOBAN

******************************************************************

 

nice tipi bastı nice garg oldu
vız gelirde ben yavruma giderim
devri devran oldu düzler ters oldu
ne olursa olsun ben kuzuma giderim
xxxxx xxxxxx
...şimşekler çakıyor naylon camıma
sanki imme indiher bir yanıma
acılar karıştı sere kanıma
sürüm sürüm olsam yine giderim
xxxxxxxx xxxxxxxxx
mustafaya bu tecelli demişler
nice yaren benden yudum içmişler
sıra sıra oldu demi dervişler
hudey hudey diye diye giderim
şiir. mustafa aydın.

*********************************

hep aynı kişiler gelip gidiyor
herkes gurbetde onu özlüyor
oda özlemiş sizi gözlüyor
bu köy bizim köymü
xxxxxx xxxxxx
gelin her sene gidelim köye
orda herkes birbirine doya
pisik sudan soguksuya
bu köy bizim köymü
xxxxxxxx xxxxxxx
on sene sonra kimse gidemez
yaşlanır herkes gözü göremez
öner in sitemi ondandır bitmez
bu köy bizim köy gelinde gidek

şiir öner kurt

*************************************************************

 

ana kurban başındaki valaya
melekler götürdü seni havaya
selam götür muharrem babaya
oy anam can anam vay anam
  
...ana kuban hep yanımda duruyon
mustafayı can evinden vuruyon
öyle güzel ,güzel uyuyon
ana kurban anam kurban, can kurban.
mustafa aydın ve anası.

şiir m . aydın

 **********************************************************

 



Kars Sarıkamış Asbuğa köyü